Neden Kaçıyordu?

Simit parçacıklarını kapmaya çalışan martılar gibiydi.
Her kanat çırpışında biraz daha yükselen, biraz daha özgürleşen.
Ama bazende tam parçasını kapacakken onu başkasına kaptıran kaplan gibiydi.
Yenilgiyi asla kabul etmeyen…
Yaşamda böyle değil miydi zaten?
Güçlü olan devam eder, güçsüz olan seyreder.
Bazende savunmasın, kabuğunu kıramayan kirpi gibiydi.
Yaklaşmak istiyordu ama yaklaşamıyordu.
Dokunmak istiyordu ama dokunamıyordu.
Öylece kendi başına varlığını sürdürüyordu.
Çoğu zaman karınca gibiydi.
Ekmeğini taştan çıkaran…
Bütün zorluklar karşısında lokmasını hiç bırakmayan.
Küçük bir çocuğun saf gülüşü gibi oluyordu bazen de.
Öyle masum, öyle ışıltılı, öyle doğal.
Bir baba ciddiyeti takılıyordu bazende yüzüne.
Bazende bir anne şefkati okunuyordu gözlerinde.
Yüreğinde ağır fırtınalar esiyordu, azgın dalgalarla boğuşuyordu içinin köşelerinde.
Konuşsa anlatamamaktan, anlatsa anlaşılamamaktan korkuyordu.
Bu yüzden kaçıyordu.
Bu yüzden kişilikler seçip giyiyordu.
Bu yüzden kendini saklıyordu.
Haklıydı da aslında,
Kaç tane insan kaldı dünyada gerçek varlığıyla? Euro Escort Babes
Yasenur UÇAR (11.Sınıf)